Doğal yapısı gereği toplumsal ve sosyal bir varlık olan insan, hayatının pek çok alanında başkasının ilgisine ve yardımına ihtiyaç duyar. Bu nedenle yalnız yaşaması mümkün değildir. Dolayısıyla toplumdaki kişilerin birbirleriyle yardımlaşmaları ve dayanışma içerisinde olmaları gerekir.
Birlikte hayat sürdürmenin gereği olan dayanışma ile insanlar yardımlaşmayı, birlikte iş yapmayı öğrenmişlerdir. Türk milleti olarak varlığımızı sürdürmemizin yegâne temeli iyi ve kötü günde, darlıkta ve bollukta, her türlü şartlarda dayanışma içinde olmamızdan ileri gelmektedir.
Toplumu oluşturan bireylerin birbiriyle dayanışma ve yardımlaşma içinde olması, birbirine güç ve destek sağlamak için gayret göstermesi toplumsal bir ahlâkın ifadesi olarak da karşımıza çıkmaktadır. Atalarımız bu konuda, "Bir elin nesi var, iki elin sesi var." diyerek birlik, beraberlik, yardımlaşma ve dayanışmanın önemini açıkça vurgulamışlardır.
Sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın en üst düzeyde olduğu toplumlar; ahenkli, düzenli, barış içinde, huzurla, mutlulukla, insanca bir hayat sürerler. Bu yüzden günümüz toplumlarındaki yardımlaşma ve dayanışmanın, her zamankinden daha fazla önemli ve gerekli olduğunu çok geç olmadan anlamamız, kavramamız gerekmektedir. Çünkü iyi, güzel ve doğru yaşamamıza yardımcı olacak davranışlardan birisidir.
Birbirimize yanlış yapmak yerine, her zaman pozitif dayanışma içerisinde olmalıyız ki kendimiz, çevremiz, ülkemiz bundan olağanüstü yarar sağlasın. Örneğin Türk milleti Kurtuluş Savaşı ile dünya tarihine en güzel ‘Yardımlaşma ve Dayanışma’ örneğini sergilemiştir. Cumhuriyetsizin kurucusu büyük önder Atatürk insanlarımızı öylesine bir fikir birliği, duygu bütünlüğü içinde birleştirmiştir ki, vatan ve milletimiz mucizevi bir kurtuluş ile egemenliğine kavuşmuş, düşman yurttan kovulmuş ve vatan tamamen kurtarılmıştır.
Bütün dinlerin ve ibadetlerin en temel amacı ve özelliklerinden biri de aslında insanları güzel ahlaklı, duyarlı, sorumlu kişiler yapmak ve yardımlaşma ve dayanışmayı toplumsal hayatın merkezi hâline getirmektir.
Ülkemizin çoğunluğunu Müslümanlar oluşmaktadır ancak Türkiye’de farklı dini inançlara da saygı gösterilmekte, hatta farklı inanç mensuplarının hakları koruma altına alınmakta, dini ibadet açısından her türlü imkân ve ortam sağlanmaktadır. Çünkü düşünce ve inanç özgürlüğü Allah'ın sunduğu temel insanî haklardandır.
Rabbimizin rahmet kapılarını ardına kadar açtığı; bereket iklimi sosyal yardımlaşmanın ve dayanışmanın ayı Ramazan bizden daha az şanslı olanların hayatlarına dokunabilmemiz, küçük desteklerle dünyayı çok daha iyi bir yer haline getirebilmemiz için hepimize eşsiz fırsatlar sunan bir ay olarak birlik, beraberlik ve yardımlaşma, dayanışma açısından önemli bir fırsattır.
Ramazan ayı bizlere ihtiyacı olan kimselerle ilgilenme, dertlerini anlama, çözüm üretme yolunu da yol göstermektedir. İşte bu yüzdendir ki sadaka, fitre ve zekâtlar en çok Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine ulaştırılır.
İslâm dini ayrıca bize zekât vermenin, güzel söz söylemenin, gönül almanın, düşenin elinden tutmanın kısaca ayni ve nakdi yardımlardan, güler yüze ve sevgiye kadar her şeyin yardım amacı ile verilebileceğini anlatır.
Sosyal yardımlaşma ve dayanışma doğru yönde gerçekleşirse toplumlar arası ilişkiler kuvvetlenir, toplumda aitlik duygusu gelişir, insanlara yardım eden kişiler diğer insanlara davranışlarıyla örnek olur, insanlarda güven duygusu gelişir, insanlar birlik ve beraberlik çatısı altında yer aldığından kendilerini daha mutlu hissederler. Ayrıca toplumda sevgi ve saygı bağları artar, insanlar toplumda iyi bireylerin olduğunun bilincine ulaşır.
Yardımlaşma ve dayanışma toplumu oluşturan farklı kesimler arasındaki engelleri kaldırır, anlayış ve şefkat duygularının gelişmesine yardım eder; toplumda yalnız olmadığımızı, birbirimize çok güçlü bağlarla bağlı olduğumuzu gösterir, bize erdemli olmanın önemini hatırlatır.
Velhasıl paylaşmanın insana verdiği huzurun değeri hiçbir şeyle ölçülemez.
Millet olarak en zor zamanlarda, en zor şartlarda bile birlik olmayı, zorlukları birlikte aşmayı, yaralarımızı birlikte sarmayı bilen millet olarak adaletin, toplumsal barışın ve kardeşlik hukukunun bir gereği olan yardımlaşma ve dayanışmanın, birlik ve beraberliğimizin daim olması dileğimle, hayırlı Ramazanlar.
