2020 Kasım ayında ABD seçimlerini BIDEN'ın kazanmasından sonra bizim muhalefet bir türkü tutturdu. Erken seçim de erken seçim, getirin sandığı da getirin. Sakin beyler, bayanlar sakin. Bi durun, bi bakın hangi sistemde, hangi ülkede siyaset yaptığınızı bir çek edin, ondan sonra seçim diye bağırın.
Erken seçimler eskide kaldı. O eski sistemin, eski Türkiye'nin bir gerçeği idi. Biz bir Anayasa değişikliği yaptık. Halkın %52’sinin oyu ile Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçtik. Bir başka deyişle artık Başkanlık Sistemi yürürlükte. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki bu sistemde erken seçim diye bir şey yok, olsa olsa seçimlerin yenilenmesi var. Seçimlerin yenilenmesi için ise ya Cumhurbaşkanı seçim isteyecek ya da Meclisin çoğunluğu. Cumhurbaşkanlığı kimde? Cumhur ittifakında. Meclis çoğunluğu kimde? Cumhur ittifakında. Eee nasıl olacak da seçimler yenilenecek?
Aslında siz de biliyorsunuz ki böyle bir şey olmaz, olamaz. Ama şark kurnazlığı ile kasaba politikacılığı yapıyorsunuz. Plan basit. Nasılsa dünya bir yılı aşkın bir süredir amansız bir salgının pençesinde. Ekonomiler allak bullak. Hiç bir liderin koltuğu sağlam değil. Trump da bu yüzden seçimi kaybetti. Eğer biz de zorlar, erken seçime götürürsek bu ekonomik zorlukta seçimi kazanırız hesabı sizinkisi. İyi de karşınızda da bu kadarı göremeyecek acemi bir siyasetçi yok ki. Son 25 yıldır ülke yönetiminde söz sahibi olmuş, girdiği her seçimi kazanmış bir siyasetçi var. Gelir mi bu oyuna?
Bu şartlarda değil Erdoğan, Bahçeli, Dünya’nın hiçbir ülkesinde hiçbir lider erken seçime gitmez. Hem nasıl olacak bu şartlarda erken seçim? Günlük vaka sayıları 60 binin üzerindeyken. İnsanlar can derdine düşmüşken. Diyelim ki erken seçim kararı alındı nasıl propaganda yapacaksınız? Siz değil miydiniz Ak Parti’nin kongrelerini haklı olarak eleştirenler. Seçim olursa nasıl olacak? Mitingleri Zoom üzerinden mi yapacaksınız? Bu ne yaman bir çelişki sizinkisi?
İşin bir başka boyutu ise bu sisteme geçerken Ak Parti’nin en büyük vaatlerinden birisi seçimlerin zamanında yapılması, öngörülür olması idi. Şimdi neden geri vites yapsın. Sonra mevcut iktidarın 2023 hedefleri doğrultusun yürüttüğü devasa projeler var. Pandemi bitip ekonomi toparlanmadan ve bu projeleri hayata geçirmeden niye erken seçime gitsin? Sözünü etiğimiz projeler de öyle hafife alınacak yatırımlar değil, dünya ölçeğinde, seçmen nezdinde karşılık bulacak projeler. İsterseniz bir hatırlatalım:
2023 yılına kadar bu ülkede; Çanakkale Boğazında yapımı devam eden 18 Mart Çanakkale Köprüsü tamamlanacak. Bu köprü ile Trakya Egeye çok daha yakın hale gelecek. Artvin’de dünyanın en büyük HES’lerinden biri olan Yusufeli Barajı bitmiş olacak. Akkuyu’da Nükleer Santralin ilk ünitesi hayata geçecek. Karadeniz’de bulunan 405 milyar metreküplük yerli doğalgaz kullanıma sunulacak. Türkiye’nin ilk uçak gemisi denizlere inecek. Yerli otomobil dünya yollarına çıkacak. Avrupa'nın ve ABD’nin tüm engellemelerine rağmen Altay Tankları ordunun envanterine girecek. Yine envanterde olan Atak ve Gökbey helikopterlerinin motorları yerli olacak. Orta menzilli hava savunma sistemlerimiz yerli üretim olarak tamamlanmış olacak. Uzay programları çerçevesinde Ay'a ilk iniş gerçekleşecek. Yeni yüksek hızlı tren hatları, yeni hastaneler hizmete girecek. Sayıyı daha da çoğaltabiliriz. Ancak bu kadarı dahi seçmenin ilgisini çekmeye, tercihlerini belirlemeye yeter de artar bile. Tüm bunlar olmadan, bunların karşılığını görmeden Erdoğan neden erken seçime gitsin?
Beklemeyin boşuna, siz de beklemeyin, size inanlar da beklemesin. Bunları yapıp görücüye çıkarmadan, siyasi arenada oya tahvil etmeden kimse seçime gitmeeezzzz. Bu böyle biline...