Değerli okuyucular,
Üzerinde durulması gerekli olan bir diğer konu ise; her dönemde belirttiğim ancak bir türlü engel olamadığımız esas nihai neticeye taşıyan sandık başı iş ve işlemleri konusunda olmuştur.
Seçim atmosferlerine girilen bu hareketli ve etkin süreçlerde seçim gereklilikleri açısından da tartışılması gerekli olan birçok husus bulunmaktadır. Bu konuda önemli hususlardan bir tanesi de geçersiz oy kullanımıdır.
İstatistiki veriler dikkate alınarak seçmen iradesinin sandığa yansıması hususunda oy kullanan seçmenlerimizin kullandıkları oyların hepsinin geçerli olması, oy kullanımında hatalar yapılmayarak şekli ve basit hatalar sebebi ile seçmen iradesinin geçersiz kabul edilmemesi en büyük temennilerimizden bir tanesi olmuştur.
Sandıkta kayıtlı olup da oyunu kullanmasına rağmen kullandığı oyun geçerli kabul edilmeyişi ile birlikte sonuca ve bu doğrultuda ülkemiz demokrasisine dahil edilmeyen iradeler bizleri ciddi manada üzmektedir.
Bu hususta ilimizden örneklendirerek yola çıkar isek;
7 Haziran 2015 tarihinde yapılan 25. Dönem Milletvekilliği Seçimlerinde İlimiz genelinde toplam 2257 sandıkta 435 Bin 678 kayıtlı seçmenden 383 Bin 220 seçmenimiz sandık başına gitmiş, %87,95 katılımın sağlandığı bu seçimde kullanılan oylardan;
372 Bin 679 oy geçerli kabul edilmiş bu şekli ile ilimizde o seçimde 10 Bin 541 Sivaslı seçmenimiz kayıtlı bulunduğu sandığa gitmesine rağmen sandığa sunduğu iradesi çeşitli sebeplerle geçerli kabul edilmeyerek o seçimde ilimizde 10 Bin 541 vatandaşımızın iradesi sonuçlara dahil edilememiştir.
Büyük ölçekte ülkemiz genelinde 25. Dönem Milletvekilliği seçimlerinde Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığımızın resmi açıklamalarına göre, toplam 1 Milyon 326 Bin 434 oy geçersiz kabul edilmiş olup, bu tutar seçime katılan bir kısım siyasi partilerin o seçimde aldıkları oy oranından daha fazla olarak açıklanmıştır.
Yine, Yüksek Seçim Kurulunun 26. Dönem 1 Kasım 2015 tarihli Milletvekilliği seçimlerinde yaptığı resmi açıklama uyarınca ülkemiz genelinde 698 Bin 352 oy geçersiz sayılmış, her iki seçim istatistiğine bakıldığında yarı oranında geçersiz oylarda düşüş yaşandığı görülmüş olup bu durum ülkemiz demokrasisi adına sevindirici olmuştur.
Ancak, en ciddi geçersiz oy hususunun yaşandığı seçimler Mahalli İdareler Seçimleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Çünkü Mahalli İdareler Seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Belediye Başkanlığı, Büyükşehir Belediye Meclisi, Belediye Meclisi, İl Genel Meclisi, Muhtarlıklar olmak üzere çok görev tanımlı bir seçim yapılmakta olup her bir birim için biri birinden farklı oy pusulası ve özellikle de oy zarfı kullanılması ( tek zarf ilkesi uygulamasına kadar / bu seçimler dahil oy zarfı son iki seçimdir tek zarf olarak uygulanmıştır?) ülkemizde yapılan seçimlerde ciddi bir karışıklığa mahal vermekte tüm bu sebepler ile de geçersiz kabul edilen oylar ve zarflar seçim sonucuna yansımamaktadır.
Tek zarf ilkesi en azından zarf ve pusula karışıklıklarına bir nebze de olsa çözüm getirerek bir kısım karışıklıkları engellemiştir.
Seçmenlerimizden beklenen her seçim sürecinde oy kullanma iş ve işlemlerine esas olmak üzere, bir adet Yüksek Seçim Kurulu amblemi, İlçe Seçim Kurulu Mührü ve Sandık Kurulu Mührü vurulmuş olan sarı renkli zarfı, tercih kaşe veya mührünü alıp, oy pusulaları veya zarf üzerinde çizik, kazıntı veya özel bir işaret amacı taşıyan herhangi bir ibarenin bulunmadığı, oy zarfının da belirlenen kıstasları taşıdığını gördükten sonra kapalı kabin içerisinde hiç kimsenin görmeyeceği şekilde her bir seçim çevresi içim de oyunu kullanıp sarı renkli tek zarfa her oy pusulasını da koyarak zarfın ağzını sıkı bir şekilde kapatıp zarfı, kayıtlı olduğu sandığa atması olmuştur.
Tabi burada sandık kurulları görevlilerine, siyasi partilerin sandık kurullarına, eğitimci ve hukukçularına, Yüksek Seçim Kurulu yetkililerine, seçim kurullarının tüm yetkililerine, kamuoyuna, kamu spotlarına, Türkiye Radyo ve Televizyon başta olmak üzere tüm yazılı, görsel ve sosyal medya iletilerine ciddi manada iş düştüğü özellikle gelinen noktada açıkça görülmüştür.
Gönlümüz her seçim çevresi için seçmenlerimizce kullanılan oy pusulalarının geçerli addedilmesinden yanadır. Çünkü bu yönde yaşanılacak lehe hususlar hem eğitsel bilinç seviyemizin arttığını hem de demokrasimizin oldukça güçlü olduğunu ortaya koyacaktır beklentisi içerisinde olmuş idik.
Ancak henüz resmi olarak açıklanmasa da bugün gelinen noktada yine milyonlarca geçersiz oyumuz bulunmaktadır. 31 Mart 2019 seçimlerinde de oylarımızda ciddi manada ziyan olan geçerli kabul edilmeyen olmuştur. YSK resmi verileri beyanlarımı zaten doğrulayacaktır?