Sivas, tarihî ve kültürel zenginliğiyle bilinen, aynı zamanda ticaret hayatının da önemli bir merkezi olan bir şehir. Ancak son günlerde şehirde yaşanan bazı durumlar, yerel esnafı ve ticaret dünyasını derinden etkileyen bir tartışmayı beraberinde getirdi. Daha önce giyim fuarı düzenlemek isteyenlere “yerel esnafı mağdur eder” gerekçesiyle izin verilmemişken, Sivas Alışveriş Günleri’nde Afyon Sucuğu ve Hatay Sofrası gibi dışarıdan gelen ürün ve hizmetlerin satışına izin verilmesi, resmen adaletsizlik ve ikiyüzlülüktür.
Bu çelişki, şehirdeki ticaret politikalarının ne derece şeffaf ve adil olduğunu da sorgulatır bir durumda. Yerel esnafın korunması, özellikle küçük ölçekli işletmelerin rekabet edebilirliğini sağlamak açısından önemlidir. Ancak, bir yanda yerel esnafı koruma bahanesiyle girişimcilere engeller koyarken, diğer yanda dışarıdan gelen ürünlere ve hizmetlere serbestlik tanımak, bu ilkelerin ne kadar tutarlı olduğuyla ilgili soru işaretlerine neden oluyor.
Sivas Alışveriş Günleri gibi etkinlikler, şehir ekonomisini canlandırabilir ve vatandaşlar için yeni fırsatlar yaratabilir. Ancak, bu tür etkinliklerin nasıl düzenlendiği ve kimlere hangi avantajların sağlandığı konusu dikkatle ele alınmalıdır. Özellikle yerel esnafın da bu süreçte yeterince desteklenip desteklenmediği önemli bir faktördür. Eğer dışarıdan gelen markalar ve ürünler yerel esnafla aynı kurallar altında faaliyet gösteriyor ve rekabet ortamını adil şekilde paylaşıyorsa, bu durum yerel ekonomiye katkı sağlayabilir.
Sivas’ta yaşanan bu çelişki, yerel yönetimlerin, STK’ların ve organizatörlerin, şehir ekonomisi ve ticaret politikaları konusunda daha tutarlı ve adil bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğini gösteriyor. Yerel esnafın desteklenmesi, sadece onlar için değil, şehrin genel ekonomik sağlığı açısından da kritik bir önem taşıyor. Aynı zamanda dışarıdan gelen girişimcilerin ve markaların da bu dengede adil bir şekilde yer alması, şehir ekonomisinin sürdürülebilirliği açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu noktada kazanan hem esnaf hem vatandaş olacaktır.
Öyle ki daha önce hazır giyim fuarının iptal edildiği dönemde kale aldığım bir yazı nedeniyle bana ulaşarak şehir dışından gelenlerin yerel esnafı mağdur edeceğini ifade ederek Sivas esnafının zaten zor dönemlerden geçtiğini söylemişlerdi. Ancak bugün gelinen noktada yine bu görüşü bildirenlerin çanak tutmasıyla gerçekleştirilen Sivas Alışveriş Günlerinde Sivas dışından çok sayıda esnaf geldi. Yukarıda da özetlendiği üzere iki durum arasında bir paradoks olmakla birlikte iki yüzlü bir tavrın sergilendiği de aşikar. İşlerine gelmeyince yerel esnaf mağdur, işlerine gelince vatandaş çok memnun moduna geçtiler. İki yüzlülüğün alası!
Sözde esnaf mağdur diye çabalayanlar düzenledikleri Sivas Alışveriş Günleri nedeniyle mağdur ettikleri esnafa kulak verdi mi merak konusu…