Son dönemin en popüler diyet modelinden birisi kuşkusuz su orucudur. Peki su orucu gerçekten de sağlıklı ve uygulanması gereken bir diyet modeli midir?
Su orucu, ortalama 24-72 saat boyunca su dışında hiçbir besin ve içecek grubunun tüketilmemesini üzerine kurulu bir modeldir. Diğer oruç modellerinden farkı, saat kavramının olmamasıdır. Yani ‘’Şu saatler arasında katı besin ya da kalorili içecek alabilirsin.’’ gibi bir durum söz konusu değildir. 24-72 saat boyunca kalorili bir besin grubu tüketimi yoktur.
Bu orucun yapılmasındaki en önemli sebep kilo kaybının hedeflenmesidir. Bunlara ek olarak;
Dini nedenler
Detoks (!) etkisi
Vücuda olumlu (?) faydaları
Tıbbi bir test ya da ameliyat öncesi gibi nedenlerden su orucu uygulanmaktadır.
Vücuda olumlu etkileri olarak gözüken;
Kan basıncını düşürme, insülin ve leptin hormonlarının duyarlılığını arttırma, kronik hastalık riskini azaltma ve otofaji etkileri bilimsel olarak kanıtlanmış etkiler değildir. Bundan dolayı bu sebeple bu orucu uygulayanlar için kesin faydalar sağlayacak demek doğru değildir. Buna ek olarak tıbbi kontrol olmadan 24-72 saat su ile beslenmek hayati risk taşımaktadır.
Olumlu olarak gözüken yönlerin yanından bilimsel olarak kanıtlı olumsuz yönleri vardır. Bunlar;
Genelde ilk hedefi kilo kaybı olan bireylerin yaşayacağı hayal kırıklığı, kaybedilen kiloların yağ bazlı değil, su bazlı olmasıdır. Yani kaybedilen kilolar maalesef kalıcı ve sağlıklı değildir.
Yetersiz besin öğesinin alımı, ileri seviyede vücudu aç bırakacaktır. Buna ek olarak gereğinden fazla su içen bireylerde su zehirlenmesi, hiponatremi riski de mevcuttur.
Hipotansiyona neden olacağı için gün içinde bayılma ya da fenalaşma riskiniz olabilir.
Enerji içeriği olan besin öğeleri diyette yer almadığı için, kan şekeri dengesinde bozulma ve hipoglisemi görülebilir.
Yeme bozukluğu olan bireylerde bunun etkisinin artmasına neden olabilir.
Bunun gibi pek çok olumsuz yönleri vardır.
Su orucu yaptınız peki normal beslenmeye nasıl dönebilirsiniz? Katı besinlere geçiş basamak basamak olmalı ve 1 ila 3 güne yayılmalıdır. Bir anda normal beslenme rutininize geçiş rahatsızlık hissi vermenin yanında refeeding sendromuna da sebebiyet verebilir.
Kilo vermek için bilimselliği kanıtlanmamış, sağlığınıza negatif etkileri olacak bu yollara girmek yerine günlük beslenmenizde ufacık değişlikler yaparak sürdürülebilir bir program ile ilerleyin. Bedeniniz çok kıymetli ona gerekli değeri verin.
