Dönemin Cumhurbaşkanı, dönemin başbakanına anayasa kitapcığı fırlattı ekonomi alt üst oldu. Dünyada yaşanan en ufak bir krizler esintileri ülkemizde kasırga etkisi yaptı, ekonomi perme perişan oldu. Günümüzde düşündüğümüz zaman bize komik gelen fakat yakın tarihimizin trajikomik gerçekleri...
Bugün, o aciz yönetimleri hatırladıkça üçüncü dünya ülkesinden günümüz Türkiye´sine gelmiş gibi hissediliyor. Son 18 yıl ülkemizde çok şeyler değişti. Dünya devi ülkeler ekonomik kriz karşısında diz çökerken, Erdoğan ?Kriz Teğet Geçecek´ dedi. Düşünün; Dünyadaki kriz esintilerinin Türkiye´de fırtına olmasına alışkındık ve bir çok dünyada kriz fırtınası varken, Türkiye´de nasıl esinti olacaktı! Ama Erdoğan haklı çıktı ve kriz Türkiye´de ancak esinti oldu.
Son 18 yılda bunun gibi çok örnekleri sayarak, artık Türkiye´nin 3´üncü dünya ülkesi olmaktan çıkıp, gelişen, büyüyen bir ülke olduğunu mantıklı her insan görebiliyor.
Koronavirüs salgını tehdidinde de Türkiye devlet olmanın gerekleri nedir, bunu gösterdi. Alınan tedbirler sadece göstermelik değil sonuca odaklı. Devlet bir tedbir alıyorsa, tabiri caizse duvarın arkasında ne olduğunu ve olasılıkları düşünerek sonuç odaklı tedbirler alıyor.
Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmadan, insanların mağduriyetlerini sıfıra indirgeyecek veya en aza indirecek kararlar alıyor. En basit örneği yaşlılarımızın sokağa çıkmamaları tedbiri ve yaşlılara sunulan imkanlar. Devletin çalışmaları arasında çok küçük bir örnek ama ?bir devlet nasıl devlet olur´ onu göstermesi için çok önemli. Yaşlı vatandaşlarımızın sağlığını korumak için alınan bu kararda, yaşlılarımızı eve kapatıp ?ne yaparsa yapsın´ gibi bir mantık yok. Maaşı, sağlık kontrolü, gerekliyse üç öğün sıcak yemeği... bir telefonla Vefa Dertek Gurubuna ulaşan yaşlı vatandaşlarımız, her türlü alış-verişinin siparişini verebiliyor.
Nereden nereye... Günümü Türikye´si dünyaya, ?Devlet olmanın gereği nasıl olur´ onu gösteriyor...
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?